Hoşsâda-66
HOŞSÂDA
23 Şubat 2007 Cuma …… sayı: 66


Duruş

ŞEHİD… ŞAHİT… ŞEHADET…

Hayat Kitabımız’dan…

Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah (cc) buyuruyor:
- " Gevşeklik göstermeyin, üzüntüye kapılmayın. Eğer inanıyorsanız, üstün gelecek olan sizsiniz.
Eğer siz (Uhud'da) bir acıya uğradıysanız, (Bedir'de düşmanınız olan) o kavim aynı acıya uğramıştır.
İşte böylece Biz, zafer günlerini insanların kâh bir ke-simine, kâh diğer kesimine nasip ederiz.
Tâ ki Allah, iman edenleri ortaya çıkarsın ve aranız-dan şâhidler/şehidler edinsin. Allah zâlimleri sevmez.
Bir de (böylece) Allah, iman edenleri günahlardan te-mize çıkarmak, kâfirleri de helâk etmek ister.
Yoksa, Allah içinizden cihad edenleri belli etmeden, sabredenleri ortaya çıkarmadan Cennet’e gireceğinizi mi san-dınız?" (3/Âli İmrân, 139-142)
-“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın! Bi-lakis onlar diridirler; Allah'ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleriyle sevinçli bir halde Rableri yanında rızıklara maz-har olmaktadırlar. " (3/Âli İmrân, 169)
-"İman edenler Allah yolunda savaşırlar, kâfirler de tâğut (bâtıl dâvâlar ve şeytan) yolunda savaşırlar. O halde şeytanın dostlarına karşı savaşın; şüphe yok ki şeytanın dü-zeni ve tuzağı pek zayıftır." (4/Nisâ, 76)
-"Mü'minler içinde Allah'a verdikleri sözde duran nice erler/yiğitler var. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir (onlar sözlerine sadıktırlar.)" (33/Ahzâb, 23)

SEVGİLİ PEYGAMBERİMİZ’den…

Alemlere Rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz (sav) buyuruyor:
-“Allah yolunda bir sabah ya da akşam yürüyüşü (Al-lah yolunda çalışmak), güneşin üzerine doğup battığı her şey-den daha hayırlıdır” (Buhari)
-"Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri dönmeyi arzu etmez. Sade-ce şehid, gördüğü aşırı itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünya-ya dönmeyi ve on defa şehid olmayı ister." (Buhârî, Cihad 21; Müslim…)
-"Ey müslümanlar! Düşmanla karşılaşmayı temennî etmeyin; Allah'tan âfiyet dileyin. Fakat düşmanla karşılaşınca da sabredin. Bilin ki cennet kılıçların gölgesi altındadır." (Buhârî, Cihad 112; Müslim, Cihad 20; Ebû Dâvud, Cihad 89)

- Uhud’ta Ebû Süfyân'la Hz. Ömer (ra) Arasında Geçen Önemli Konuşma:
Ebû Süfyân; - “İçinizde Muhammed (s.a.s.) var mı? Ebû Bekir var mı? Ömer var mı?” diye seslendi. Rasûlullah (s.a.s.) cevap verilmemesini emretmişti. Kimseden ses çıkma-yınca, müşriklere dönerek:
-"Görüyorsunuz, hepsi de ölmüş. Artık iş bitmiştir”, di-ye söylendi. Hz. Ömer dayanamadı.
-"Yalan söylüyorsun ey Allah düşmanı, sorduklarının hepsi sağ, hepside burada”, diye cevap verdi. Ebû Süfyân: - “Savaşta üstünlük nöbetledir, bugün biz Bedir'in öcünü aldık, üstünlük bizde...” diye gururlandı. Ömer:
-“Bizden ölenler (şehid oldular ve şimdi onlar) Cennet'de, sizinkiler ise Cehennem'de (Biz Müslümanlar ya-şasak da kazandık, şehid olsak da, ya siz ey Cehennem kü-tükleri)” diye cevâp verdi.

-Resulullah (s.a.s) Uhud Şehidleri hakkında şöyle bu-yurmuştur:
"Uhud harbinde kardeşleriniz şehit olunca Allah Teâlâ onların ruhlarını bir takım yeşil kuşların içlerine koymuştur. Bunlar Cennet ırmaklarına gelirler, içerler ve Cennet meyvele-rinden yerler. Sonra bu kuşlar, arşın gölgesinde asılı bulunan altın kandillere konup tünerler. Şehid ruhları artık böyle mesut bir hayata erişince; - “Bizim cennetteki bu halimizi dünyadaki kardeşlerimize kim bildirir ki, onlar da bilsinler de cihatdan çekinmesinler-daima cihada koşsunlar”, demişlerdi." (Buhari)

ŞEHİD; AŞK EHLİ
-Allah için ve Allah yolunda Şehid olmayı arzu eden her Mü’min, yaşarken şehide yakışan bir anlayışla yaşamalı-dır… Sadece dilde olup da hâlde-yaşayışta olmayan bir anla-yışın herhangi bir kıymeti yoktur…Özde olmadan, sadece sözde olan herhangi bir görüşün kendi sahibine faydası da o kadar olur… Söz, öz ile bütünleşince değer kazanır…
Hayatı boyunca, Allah’a ibadet ederken karşılaştığı engeli aşmak için savaşan, çırpınıp didinen Muvahhid mü’minler, Allah yolunda ve Allah rızası için Şehid olmak ister-ler…Bu istek, onların en büyük arzusudur…Bu arzularını gerçekleştirmek için niyet ve amel bütünlüğü gerekir…Şehid olmaya niyet eden mü’min ve Müslüman şahsiyetin ahlâkı, ŞEHİD AHLAKI olmalıdır…
Niyetinde Allah yolunda Cihad olan, kalbinde Allah yo-lunda şehid olma arzusu taşıyan ve bu niyetin gereği, bu ar-zusunun şartına uygun iman ve İslâm üzere bir hayat yaşayan muvahhid mü’minler, Allah yolunda bir savaşa katılmasa da, o savaşta şehid olmasa da Allah onu, şehidler mertebesine ulaştırır… Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur: “Her kim sıdk ile Allah’dan şehidlik dilerse, Allah onu, şehidlerin menzilesine ulaştırır. Velev ki,döşeğinde ölmüş olsun!..” (Sahih-i Müslim)
Şehid, canını ve malını Allah’a Cennet karşılığı satan ve Allah’ın Cennet karşılığı canını ve malını aldığı kişidir: “Hiç şüphesiz Allah, Mü’minlerden -karşılığında onlara mutlaka cennet vermek üzere-canlarını ve mallarını satın almıştır. Onlar, Allah yolunda savaşırlar, öldürürler ve öldürülürler. (Bu) Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da O’nun üzerine gerçek olan bir va’ddir. Allah’dan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kim-dir? Şu hâlde yaptığınız bu alış-verişten dolayı sevinip müjde-leşiniz. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur.’’ (Tevbe,9/11)
Şehidin gâyesi; Kur'an'ın ahkâmına itaat, O'nun hü-kümlerinin hâkimiyetine çalışmak, Rasûl'ün sünnetine sarıl-mak ve bu uğurda gerektiği zaman can vermektir. Allah’dan sıdk ile şehadat dileyen mü’min Müslüman kişi, akidesinin sağlamlığı, amelinin sahihliği, ahlakın güzelliği, malını helâlin-den kazanıp Allah yoluna helâl yollara sadaka etmesi ve her haliyle hayırlı bir zât olması gerekir!.. Şehadetin manasına göre yaşayan ve şehid olan müminlere selam olsun…

Şehitlerimizin Sözleri’nden…

-"Madem Ki Ölüm Tek Bir Defa Gelecek, O Da Neden Allah İçin Olmasın." (Şehit Abdullah Azam)
-"Normal bir insanın mantığı ile şehidin mantığı ara-sında büyük fark vardır. Şehid, Aşk Ehlidir; akıl ehli değil!" (Şehid Mutahharî)
-"Kalem sahibi kimseler birçok büyük işler yapabilirler. Ancak; fikirlerinin yaşaması pahasına kendilerini fedâ etmeleri şartıyla... Fikirlerinin, kan ve canları karşılığında mânâlanması şartıyla... 'Hak' bildikleri şeyin 'Hak' olduğunu fütur etmeden söyleyip, gerekirse bu uğurda başlarını vermeleri şartıyla..."
(Şehid Seyyid Kutub)

-"Zulüm, kısmak istediği sesi nâra yapar. Ve bazı ölü-ler, yaşayanlardan daha yüksek sesle konuşur." (Şehid Malcolm X)
-"Şehâdet, bir çağrıdır tüm nesillere ve çağlara!" (Şehid Metin Yüksel)
-"Yâ Rabbi! Kanımı, günahlarım için temizleyici kıl." (Şehid Tekiner Tayfur)
-"Biz elbette Rabbimize döneceğiz. Beni bu değersiz dallarda asmanıza karşı pervam yoktur. Muhakkak ki yolum İslâm ve Allah içindir." (Şehid Şeyh Said)
-"Ölümü hayata tercih eden kimse için ölümle hayat müsâvîdir. Peygamberimiz bize hak uğrunda ölmekten kork-mamayı öğretmiştir. Hiçbir şey bizi korkutamayacaktır. Ölümü hayata tercih eden bir milletin önünde hiçbir şey duramaya-caktır." (Şehid Hasan el-Bennâ)
-"Ey İslâm dâvetçileri! Ölüm tutkunu olun ki, size ha-yat bağışlansın. Sakın amelleriniz sizi aldatmasın, aldatanlar sizi Allah ile aldatmasın. Okuduğunuz kitaplar, devam ettiğiniz nâfileler sakın sizi aldatmasın!" (Şehid Abdullah Azzam)
-“Her nimetin şükrü, kendi cinsindendir. Hidayet nime-tinin şükrü ise hizmettir, gayrettir.
Başarıyı hak etmek için Rabbi’ne kilitlenmiş, şehadet ne zaman diye bekleyen bir insan olmalıyız.
Bir yerde şehadet varsa orada esaret yoktur. Allah (c.c.), mazlumların yanındadır.
Şehitler, bizim şuur vesilemizdir.
Tılsımı bozmayın. Tılsım kanlı bir kefenle Allah’ın hu-zuruna gitmeye sevdalı olmaktır.
Bir gül bahçesine girercesine, kara toprağa girmeyi,
şehidi şehid yapan manaya adanmış bir gençliği arzu-luyoruz.” (Adnan Demirtürk, MGV Şehit Genel Başkanı)
Tüm Şehidlerimizi Rahmetle ve Gıpta ile Anıyoruz.


  Hoşsâdalar  

bilinmezi bilir, kendini bilen...
 
 

HAYDİ NAMAZA!

haberler
 
Bize burdan ulaşabilirsiniz...
 
HOŞSÂDA MESSENGER
Üye ol! Sen de kazan!
 
 
46888 ziyaretçi
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol