Hoşsâda-15

 

HOŞSÂDA
3 Mart 2006
3 Safer 1427 sayı:15
 
MÜSLÜMANCA YAŞAMAK
(Tasavvuf ve Önemi)
 
“Zikir nedir? Yüce Allah’ın “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” (A’raf, 172) sözüne verdiğimiz “Evet Rabbimizsin” ahdine sadakattir, zikir…Toplumun acı ve sıkıntılı halini göz ardı edip beş yüzlük tesbihin şıkırtısıyla bir köşede yan gelip yatmak değildir, zikir.
Zaman ve mekanına göre en uygun görevi yerine getirerek sufi meşreb, Rasulullah ahlaklı olup, sahasında uzman insan yetiştirmektir, zikir. Zikir; dosdoğru kılınan namazdır, vermektir, infak etmektir, samimiyetle yapılan duadır, iyiliği emr, kötülüğü neyhdir…
 
Tasavvuf; kulun vakt içinde o vakte en uygun şeyle baş başa olmasıdır. Tasavvuf; islami esaslara uygun bir hayat yaşamanın gayretinde olmaktır.
Tasavvuf; İslam’ın bütününün yaşanması çabasıdır. Bu noktada günümüze en uygun şey tevhidi eğitim ve cihad şuurudur, dolayısıyla işimiz akide eğitimi ve çok yönlü sömürüye karşı cihad bilinci olmalıdır.
Var olmakla yok olmaya, yok olmakla var olmaya inanan insan sorumluluğunun bilincindedir. İnsan, Yüce Allah’ın yeryüzündeki halifesidir. Hilafet ise, aslın yerine vazife yapmak, kulluk ölçüleri içinde tebliğ, davet ve cihadla Rabbimiz’in hükümlerini hayata geçirmek, yeryüzünde bir karış toprak bile İslam’la barışmamışsa bunun sorumluluğunu kendi üzerinde hissetmektir.  
 
Şeriatsız bir tasavvuf küfürdür. İşin başında istikamet gelir. Tasavvuf; bir salih ve kamil mürşidin yanında yaşanan güzellikler, Rabbimiz’in iradesine teslimiyet ile hissedilen doyumsuz mutluluktur. Tasavvuf; “insanı kamil” yetiştirmeyi hedeflemektedir. Tasavvuf; nefsi cihadın yapıldığı maneviyat kışlasıdır. 
Tasavvufun gayesi; nefsi dine râm, dini nefs için vicdan kılmak ve böylece iki cihan saadetini elde etmektir. İçimizi ve dışımızı manevi ve maddi kirlerden temizleyip, güzel ahlaka ve akl-ı selime ererek cihanın sulhuna ve hayatımızın İslam’la barışmasına gayret etmektir.
 
Tasavvuf; ruhu bedene hakim kılmak mücadelesidir. İbadetlerimizden duyacağımız lezzet, gönül iklimimizdeki ilerleme ve terakkiye bağlıdır. Tasavvuf hal ilmidir, tecrübidir, yaşanarak anlaşılır, anlatmakla anlamak epeyce güçtür. Bundan dolayı görünüş itibariyle tasavvuf kaygan bir zemindir.
Tasavvuf asla gevşeklik pısırıklık, çökmüşlük ve uyumsuzluk değildir. Yine tasavvuf; ihmalkarlık, kayıtsızlık ve değersizlik de değildir.
 
Tasavvufun nefis ve nefsin gaileleriyle olan cihada yoğunlaşması, fitne yerlerinden, heva ve dünya ehlinden uzak kalmaya çalışması, ne müşteşriklerin ne de onlar gibi düşünen araştırmacıların tasavvufu, düşmana karşı yapılan savaş ve mücadelelerde gevşeklik göstermek, zayıf kalmak, boyun eğmek ve olumsuz tavır takınmakla suçlanmalarını haklı göstermez. Elbette her şeyin sahtesi ve yanlışı olduğu gibi tasavvufun da vardır, ancak nasıl ki sahte paralar var diye gerçek paraları yok saymıyorsak, tasavvufu da yok sayamayız ve tasavvufi düşünce ve aksiyona iftira atamayız.
 
Tasavvuf, kuvvet, aksiyon ve mücadeledir. Tasavvuf, onurlu ve izzetli bir hayatı hedefler. Bunu yaparken de diğer ilimleri asla devre dışı bırakmaz. Elbetteki tasavvufi düşünce de diğer ilimler gibi gelişme, ilerleme ve gerileme etkenlerinden etkilenmiştir ancak zihni ve fiili fonksiyonunu ve kalitesini asla kaybetmemiştir.”
 
“Müslümanların hayatındaki en büyük ve korkunç tehlike, memleketlere saldıran düşmanlar değil, kendi içimizde barındırdığımız bizi kendimize ve kardeşlerimize düşman kılan nefislerimizdir. Nefisleri dünya ve dünyevi arzularda mücadele vadisinde kaybolmuş halde, dil ve sözleri bir takım dava ve şiarlar vadisinde olursa Müslümanlar nasıl başarılı olabilir.
(Tasavvuf ve Tarikatler/Selçuk ERAYDIN , Tasavvuf/Mahir İZ, Kemal’e Dair Sohbetler/Ali Ramazan DİNÇ, Sufiler ve Aksiyon/Es’ad el-Hatib, www.firaset.net adlı internet sitesi, Kasr-ı Arifan’dan İstanbul’a Mihverdeki Mürşid-i Kamiller/Yahya OĞUZ, Din Görevlisinin El Kitabı/Mevlüd ÖZCAN)
 
İslam Coğrafyası…
 
NİÇİN İSLAM COĞRAFYASI
VE DÜNYA’YA BAKIŞ ?
 
Bizler Müslümanız, Elhamdülillah. Yüce Dinimiz İslam’ın temeli ve özü; sevgi ve şefkattir.
Her bir Müslüman; sevgi ve kardeşliğin teminatıdır ve böyle olmalıdır.
Dinimizin özü sevgi ve kardeşlik olduğuna göre müslümanın hedefi ve gayesi de tüm insanlığa (6 milyar insanlığa) sevgiyi, şefkati, huzuru, adaleti ve tevhidi ulaştırarak Yüce Rabbimiz’in rızasını kazanmaktır. Onun için tüm insanların maddi ve manevi durumları bizi ilgilendirmektedir.
 
Yeryüzü (dünya) Allah’ın mülküdür ve yeryüzü müminler için mesciddir. Mescid olmalıdır, temizliğiyle, adaletiyle, insanı huzurlu kılışıyla… Müslümanın gayreti bu noktada olmalıdır…
Biz Müminler; “Rabbimiz’in bizi tanışıp kaynaşmamız için kabilelere, ırklara ayırdığının”, “ancak ve ancak müminlerin kardeş olduğunun”, “üstünlüğün Allah’a kullukta ve takvada olduğunun”, “kelime-i tevhidin bir nur ve emanet olduğunun, bütün gönüllere bunu ulaştırma gayretinde olmamız gerektiğinin” bilincinde ve şuurundayız.
 
Bizler; “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” buyuran bir Peygamber’in (as) ümmetiyiz… Aynı binada oturduğumuz kardeşimiz de komşumuzdur, Irak’taki, Bosna’daki, Filistin’deki Müslüman da komşumuzdur ve sorumluluğumuz kapsamındadır…
Bizler; “Diyar-ı Dicle’de bir koyunu kurt kapsa, Gelir adl-i ilahi Ömer’den sorar onu” diyen Hz. Ömer (ra)’ın içinde bulunduğu sonsuzluk kervanının yolcularıyız… İşte Müslüman, işte Sorumluluk anlayışı… Medine nere, Dicle nere ?
Bizler; Kur’an’dan ve Sünnet’ten aldığı ilham ve ölçü ile asırlarca Dünya’nın dört bir tarafına hak, adalet, bereket ve saadet götüren, İslam Medeniyeti’nin ve müthiş bir birikimin çocuklarıyız…
 
Bizler; bir ümmetiz ve herkesten daha çok sorumluluğu olan Anadolu coğrafyasının çocuklarıyız… ve İslam Medeniyeti’nin en önemli şehirlerinden olan mübarek şehir İstanbul’da ikamet eden gençleriz… İslam alemine ve tüm dünyaya sevgi, kardeşlik ve adaleti ulaştırmak görevi bizlerin omuzlarındadır.
Kısacası ne zaman İslam’a sarıldıysak bize huzur geldi, dünyaya huzur geldi, ne zaman İslam’dan ayrıldık o zaman bize de dünyaya da gözyaşı ve felaket geldi… Çözüm İslam…     

  Hoşsâdalar   

bilinmezi bilir, kendini bilen...
 
 

HAYDİ NAMAZA!

haberler
 
Bize burdan ulaşabilirsiniz...
 
HOŞSÂDA MESSENGER
Üye ol! Sen de kazan!
 
 
46886 ziyaretçi
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol